Bitcoin madenciliği sektöründe büyük yankı uyandıran RIOT Platforms ile Bitfarms arasındaki gerilim, iki şirketin varmış olduğu uzlaşmayla sona ermiş görünüyor. RIOT’un, Nisan ayında Bitfarms’a sunduğu 950 milyon dolarlık satın alma teklifiyle başlayan bu süreç, tarafların karşılıklı anlaşması ile nihayet bir çözüme kavuştu.
Gerilimin Başlangıcı ve Teklifin Ardındaki Gelişmeler
Her şey, RIOT Platforms’un Bitfarms’ı satın almak için sunduğu 950 milyon dolarlık teklif ile başladı. Bu teklif, Bitcoin madenciliği sektöründe büyük bir dalgalanma yaratırken, iki şirket arasında bir dizi tartışmayı da beraberinde getirdi. RIOT, Bitfarms’ı portföyüne katarak madencilik alanındaki etkisini daha da artırmayı hedefliyordu. Ancak, Bitfarms yönetimi bu teklife karşı direnç gösterdi ve süreç, her iki tarafın stratejik hamlelerle dolu bir pazarlığa girmesiyle uzadı.
Nihayetinde, yapılan son açıklamalara göre RIOT, Bitfarms’a yönelik taleplerinin büyük bir kısmından vazgeçti. Özellikle, RIOT’un Bitfarms üzerindeki etkisini artırma çabaları geri çekildi ve bu anlaşmayla birlikte RIOT, Bitfarms’ın 2026 yılına kadar yapılacak yıllık toplantısına kadar sessiz kalma şartını kabul etti. Bu, RIOT’un yeni bir talepte bulunmayacağı anlamına geliyor ve iki taraf arasındaki tansiyonun düşmesine olanak sağladı.
RIOT’un Taleplerinin Geri Çekilmesi
RIOT, şu anda Bitfarms’ın %19.9’luk hissesine sahip ve bu oran, şirketi Bitfarms’ın en büyük hissedarı konumuna getiriyor. Ancak, varılan anlaşma gereği RIOT, Bitfarms yönetim kurulunun onayı olmadan daha fazla hisse satın alamayacak. Bu durum, Bitfarms yönetiminin elini güçlendirirken, RIOT’un şirket üzerindeki etkisini sınırlayan bir adım olarak öne çıkıyor.
Özellikle bu karar, RIOT’un Bitfarms’ı tamamen ele geçirme hedefini kısa vadede zorlaştırsa da, taraflar arasında gerilimin düşmesine ve iş birliği zemininde yeni bir yol haritası çizilmesine imkan tanıdı.
RIOT’un Kabul Edilen Talepleri
Her ne kadar RIOT bazı taleplerini geri çekmiş olsa da, Bitfarms yönetiminde önemli değişiklikler gerçekleştirme yönündeki hamleleri kabul edildi. Özellikle Bitfarms kurucu ortağı Andres Finkielsztain, yönetim kurulundan ayrılmak zorunda kaldı. Bu gelişme, RIOT’un stratejik bir zaferi olarak yorumlanabilir, zira geçtiğimiz haftalarda RIOT kendi istediği “bağımsız” bir CEO’yu da Bitfarms’ın başına getirmişti. Finkielsztain’in yönetim kurulundan ayrılmasıyla, RIOT’un Bitfarms üzerindeki etkisi bir ölçüde artırıldı.
Bu noktada, RIOT CEO’su Jason Les yaptığı açıklamada, varılan anlaşmanın her iki taraf için de önemli bir adım olduğunu belirtti. Les, Bitfarms yönetimiyle yapıcı ilişkiler kurmayı planladıklarını ve gelecekte bu ortaklıktan doğacak fırsatların değerlendirilmesinin önemine değindi.